
Ticari işletmelerin takiplerini defter veya bilgisayar ortamında yapmış oldukları en önemli kayıt şekli gelir gider takibidir. Firmalar gelir gider takipleriyle kar marjlarını, personel maaşlarını ve hatta ürün portföyü gibi öğelerini belirlemektedirler. Bu tespit sonucunda işletme yetkilisi veya sahibi işletmenin devamı ve kâr etmesi için farklı yöntemler uygulayacaktır.
İşletmenin gelir ve gider hesabını defter ortamında tutması işletme için büyük dezavantaj oluşturur. Bu nedenle işletmeler ve hatta bu işletmeler arasında gıda işletmeleri ön muhasebe veya muhasebe programlarıyla gelir gider detaylarını bilgisayar ortamında kayıt etmektedirler. Aymet yazılımlarına ait Aymet Kobi, Aymet Ticari Muhasebe Aymet Genel Muhasebe, Aymet Hızlı ve Aymet Hızlı Entegre ++ programlarından herhangi birisini kullanan bir gıda işletmecisi gelir gider hesabını çok rahat ve programlı bir şekilde yapabilmektedir. Aymet muhasebe yazılımları rapor çeşitliliği ile bu gelir ve giderleri tüm detayını kullanıcıya istemiş olduğu bir çok kriterde sunmaktadır. Gelir gider yönetiminde işletme gelirlerine ait birikimi Aymet yazılımlarında kasa ve banka modüllerinde barındırmaktadır. Müşterilerden yapılan tahsilatların tümü bu modüllerde ön muhasebe programı tarafından barındırılmaktadır. Aynı şekilde işletmeye ait giderlerde yine kasa ve banka modüllerinden işletme muhasebe operatörünün belirlediği biçimde personel maaşları, yemek giderleri, alış faturaları vb.. niteliklerde çıkış yapılabilir. Bu işlem dizilerinin sonucunda Aymet yazılımları kasa rapor seçenekleri ile detaylı kriter özellikleriyle kullanıcının tarih, cari, işlem açıklaması vb.. talep etmiş olduğu detayların tümünü ekrana yansıtacaktır. Aymet ön muhasebe ve genel muhasebe yazılımlarında ayrıca Excel dosyasına dış veri çıkışı alınarak kullanıcısına özel ve serbest bir çalışma biçimi uyarlamasına da olanak sağlamaktadır.
Sonuç olarak gıda işletmeleri Aymet yazılımlarına ait ön muhasebe ve genel muhasebe kullanımlarında, firmalarına ait müşterilerinden ve ortaklarından gelen tahsilat ve diğer gelirleri, tedarikçilerine yapılan ödemeler, vergi, sgk, personel, yemek, kargo, ulaşım, telefon vb.. özel giderleri evrak bazında giriş yaparak gelir gider takibini kusursuz bir şekilde yapabilmektedir. Firmanın geleceğinin ve işleyişinin en önemli elemanlarından biri olan gelir gider takibi mutlaka kurumsallaşmış ve desteği kesintisiz ön muhasebe veya genel muhasebe yazılımları ile yapılmalıdır. Aymet Yazılım Çözümleri etkili referanslarıyla gıda sektöründe de birçok müşterisine hizmet vermektedir.
https://www.aymet.com.tr/haberigoster.aspx?p=87

Madencilerin bu özel emeklilik koşulları da diğer sigortalılar gibi 08.09.1999 öncesinde başlayanlar, 08.09.1999’dan sonra ama 1 Ekim 2008’den önce başlayanlar ile 01.10.2008’den sonra başlayanlar olarak ayrılıyorlar.
Bu tazminatların bazıları taraflar arasındaki başlangıçta yapılan sulh sözleşmesine, bazıları mahkeme kararına, bazıları da mahkemeden vazgeçme ve şikâyetçi olmama karşılığında, yani yine sulh sözleşmesi sonucu ödenmektedir. Biz bu yazımızda bu tazminatların gider olabilme özelliği üzerinde durmak istiyoruz.
İşe başlangıcınıza göre sigortalılık sürenizi tamamlamışsanız ve eksik prim günlerini borçlanıp ödeyerek prim gününüzü de tamamladığınız takdirde sadece yaşı bekleyecekseniz SGK’dan bu süreleri doldurduğunuza ilişkin alacağınız yazı ile işverenliğe müracaat ederek tazminatınızı alabilirsiniz. İşten ayrıldıktan sonra toplamda 100 gün daha sağlık yardımı alırsınız. 100 gün tamamlandıktan sonra çalışmamanız durumunda genel sağlık sigortası primi ödemelisiniz. Bunun için gelir testi yaptırmanız gerekiyor. Ailedeki kişi başına düşen gelire göre de ya devlet tarafından sağlık hizmeti alacak ya da genel sağlık sigortası primi ödemeniz gerekecektir.
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, bir süre önce ev hizmetlerinde çalışanlara sigorta zorunluluğu getirildiğini anımsattı.
DİİB sahibi mükelleflerin, 3065 sayılı Kanun’un geçici 17’nci maddesi kapsamında temin ettikleri malzemeleri kullanarak ürettikleri malları kanunun (11/1-c) maddesi kapsamında ihraç kayıtlı teslimlerinde ya da DİİB sahibi alıcılara 3065 sayılı Kanun’un geçici 17’nci maddesi kapsamında teslimlerinde iade edilmesi gereken katma değer vergisi tutarlarına KDV Uygulama Tebliği düzenlemeleriyle sınır getirildiği ve bu kapsamda ihraç kayıtlı olarak mal teslim eden bir mükellefin iade alacağı KDV tutarının, ihraç kayıtlı teslim nedeniyle hesaplayıp tahsil etmediği KDV tutarından, bu ürün için DİİB kapsamında aldığı girdiler nedeniyle ödemediği KDV tutarı düşüldükten sonra kalan tutardan fazla olamayacağının öngörüldüğü açıklanmıştı.
